Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | bir kimsenin ardında bıraktığı izler | trail n. |
Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | izler (bir kimsenin ardında bıraktığı) | trail n. | ||
The Europe of the past has left a trail of deep wounds and scars behind it. Geçmişin Avrupa'sı arkasında derin yaralar ve izler bırakmıştır. More Sentences |